OSmanlı Çeşmesi
Taksim, Kazancıbaşı Camii Sokağı'nın Başkurt Sokağı ile kesiştiği yerde caminin karşı köşesindedir. Çeşmenin bânisi Numan Paşa'nın oğlu Hafız Ahmed Paşa'dır. Çeşmenin 13 beyitten oluşan kitabesi, ta’lik hatla 1732'de yazılmış olup Behçet Mehmet Efendi'nin eseridir.Çeşme kesme taştan yapılmış etrafı mermer kaplı klasik üslupta, arkasında su haznesi bulunan ve İstanbul’da bulunan çeşmeler arasında en değerlisidir.Çeşme her iki yanındaki sütunla cepheden sınırlanmaktadır, basık sivri kemeri ise üzerinde motifli rozet taşımaktadır.Taksim Suyu'nun, Kazancı Yokuşu’na inen suyuyla beslenen çeşmenin tekne kısmı bozulduktan sonra çimento ile kaba bir onarım yapılmış ve suyu da kesilmiştir. Ayna taşı, lülesi ve saçağı artık bulunmamaktadır
III. Ahmet Çeşmesi,
İstanbul'da Topkapı Sarayı'nın giriş kapısı ile Ayasofya arasında III. Ahmet tarafından inşa ettirilen çeşmedir. Türk rokoko tarzının en güzel örneklerinden olan çeşmenin yapım tarihi 1729'dur. Mimar Ahmet Ağa tarafından yapılmıştır.Çeşme köşeleri yumşatılmış dikdörtgen bir plandadır. Köşelerde sebiller bulunan çeşme üzeri ahşap saçaklı bir çatı ile kapatılmıştır. Üst örtüde dıştan görülebilen kubbeler sadece görünüm amacı ile yapılmıştır. Çeşme üzerinde Farsça beyitler yer almaktadır. Üstte mukarnaslı bir kuşak, onun üzerinde de çini bir kuşak yer alır. Bu çiniler hem klasik motifleri hem de lale ve akantüs yaprakları gibi Avrupai motifleri ihtiva eder. Vazo içindeki çiçek motifleri batılılaşma ile Osmanlı bezemesinde görülmeye başlamıştır. III. Ahmet kütüphanesinde de bu çeşmedekine benzer süslemeler yer almaktadır.
Kanuni Sultan Süleyman Çeşmesi,
İstanbul ilinin Büyükçekmece ilçesinde bulunan tarihi çeşme.Çeşme klasik üslupla üç kanatlı taştan yapılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman, 1566 yılında, Zigetvar Seferi'ne çıkarken Kurşunlu Han ve Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü ile birlikte Mimar Sinan tarafından inşaa edilmiştir. Halen içme ve kullanma suyu açısından faal durumdadır. Çeşmenin yanıbaşında Sokullu Mehmet Paşa Camii yer alır.
Tophane Çeşmesi
İstanbul’un Tophane Meydanı’nda yer alan Sultan I. Mahmut tarafından 1732 yılında yaptırılmış, bir meydan çeşmesidir. İstanbul’un üçüncü büyük çeşmesidir ve şehirdeki en yüksek duvarlı çeşmedir. Tarih kitabesi şair Nafihi'ye aittir. 1. Mahmud Han Çeşmesi adıyla da bilinir.Tophane Çeşmesi, güneyden Kılıç Ali Paşa, kuzeyden Nusretiye camileriyle, batıdan Tophane atölyeleri ve doğudan rıhtım ile çevrili Tophane Meydanı’nın ortasında inşa edilmiştir. Zamanla kıyının doldurulmasıyla denizden uzakta kalmıştır. 1700- 1740 yılları arasında meydanların ortasına geniş saçaklı, anıtsal meydan çeşmeleri yapılmıştır. Böylece çeşme yapımında klasik Osmanlı üslübundan Batı üslübuna geçiş yaşanmıştır. Tophane Çeşmesi de bu geçiş döneminin eseri olan bir çeşmedir.
Çeşme Gümrük Emini olan Ahmed Ağa'ya 76.000 kuruş 84 akçeye yaptırılmıştır. Çeşme yapılacağı zaman burada bulunan tüm dükkanlar yıktırılarak meydan açılmıştır. Çeşmenin dört tarafı mimari ayrıntı olarak birbirinin aynısıdır. Çeşmenin açılışı ile Taksim Suyu Sistemi faaliyete girmiştir ve padişah Taksim'den suyu kendi eliyle salıvermiştir.Tophane çeşmesi yapıldığı dönemden itibaren iki defa büyük kapsamlı onarım görmüştür. Bunlardan ilki 1837 yılında gerçekleşmiş, çeşme üst örtüsü tamamen değişmiş, teras çatı yapılmıştır. 1956-1957 yıllarında ise, kentsel dönüşüm müdahaleleri kapsamında İstanbul Sular İdaresince restore edilmiştir.Çeşme, yapıldığı dönemin zevkine uygun olarak bitki motifleriyle bezenmiştir. Taş süslemede saksı içindeki meyve ağaçları, vazoda çiçek görüntüleri yer alır. Bu motifler dikdörtgen çerçevelere, kenarlara ve nişin içine doğru bir sıralama dizi gibi sıralanmışlardır. Motifler birbirlerinden farklı kompozisyonlarda birer natürmorttur.
Çeşmenin geniş ve üst köşelerinde eğri dönen saçağı ile barok mimari yaklaşım 1730'lu yılların karakteristiğidir.Dönemin mimari sentezini ve bezemesini özgün halde günümüze taşıyan Tophane çeşmesi Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün mülkiyetindedir.